Kummbara’dan selamlar. Bu yazıda sizlere print on demand nedir, cep telefonu, tableti veya bilgisayarı olan herkes bu işe nasıl evden dışarıya adım bile atmadan ücretsiz bir şekilde girebilir, sistem nasıl işliyor, neden çok kârlı bir iş gibi konuları anlatacağım. Gelin laf kalabalığı yapmadan hemen print on demand nedir, birlikte anlamaya başlayalım.
Print on Demand Nedir?
Print on demand, Türkçe’ye “Talebe Dayalı Baskı” şeklinde çevirebileceğimiz bir iş modeli. Eğer daha önce baskılı bir tişört veya sevgilinizin fotoğrafını bastırdığınız bir kupa ya da yastık aldıysanız bu işin en az bir kere müşterisi olmuşsunuz demektir. İsminden de anlaşılabileceği gibi, print on demand iş modeli baskılı ürünlerin üretilmesi ve satılması üzerine kurulu bir sistemdir. Ancak burada on demand, yani talebe dayalı kısmına dikkat çekmek istiyorum.
Geleneksel Ticaret Modeli
Normalde bir firma dünyanın herhangi bir yerinde fiziksel bir ürün satacaksa, ilk önce, potansiyel müşteri sayısına göre o üründen yüz binlerce ve hatta milyonlarca üretmek zorundadır. Örneğin, Apple şirketini düşünün. Neredeyse her sene Eylül ayında yeni iPhone modelini satışa sunar. Ama bu yeni iPhone modelini satışa sunmadan önce milyonlarca iPhone üretip dünyanın her bir yanına ulaştırıp depolar.
Yani sıradan bir fiziksel ürün ticareti, müşteriye ulaşana kadar şu önemli adımlardan geçer:
- İlk olarak ürün tasarımı yapılır.
- Sonrasında fabrikalarda, üretim bantlarında yapılan fiziksel üretim gelir.
- Bir sonraki adımda ise iyi bir lojistik ile potansiyel müşterinin lokasyonuna ürünler transfer edilir.
- Transfer sonrasında milyonlarca ürün stoklarda yani güvenli depolarda tutulur.
Bu dört aşamaya baktığımızda inanılmaz büyük bir maliyet görüyoruz. İlk olarak olası müşteri sayısını en az hatayla tahmin edip, üretilecek ürün sayısını buna göre belirlemek için harcanan parayı düşünün. Sonrasında lojistik ve nakliye maliyetlerini ekleyip üstüne bir de depolama masraflarını koyun.
İşte geleneksel ticaret en basit haliyle bu şekilde işler.
Print on Demand Ticaret Modeli
Öte yandan, print on demand kendine has, devrimsel bir yöntemle işleyerek az önce bahsettiğim bütün masrafları minimuma indirir. Bunu anlamak için “talebe dayalı” kelimesine geri dönelim. Print on demand iş modelinde, bir müşteri sipariş verene kadar, yani ürünü talep edene kadar, o ürün üretilmeye başlanmaz. Baskılı ürünlerin üretilmesi çok kısa sürdüğü için, talebe dayalı üretim sistemi baskılı ürünlerde çok güzel işlemektedir.

Gelin bir örnekle açıklayıp sonrasında biz bu sistemden nasıl para kazanacağız bir bakalım. Diyelim ki internetten bir tişört alasınız geldi. Amazon’a, Etsy’ye veya Redbubble’a girdiniz. Üzerinde tatlı bir kedi bulunan bir tişörtü beğendiniz. Bu beğendiğiniz tişört gerçekte aslında yok. Bu gördüğünüz sadece bir önizleme. Tişört görseliyle kedi tasarımının üst üste koyulup internete yüklenmiş hâli yani. Her neyse, tişörtün bedenini ve rengini seçtiniz. Sepete ekleyip ödemesini yaptınız.
İşte bu aşamada Amazon’un üretim bandına bir bildirim düşüyor ve diyor ki atıyorum, 42 kodlu tişörtün üzerine 746 kodlu görsel tasarım basılacak. Kargo adresi Karabük Üniversitesi, Türkiye.

O anda hâli hazırda her dakika durmaksızın çalışan baskı makineleri ve çalışanlar, bu kedili tasarımı tişört üzerine basıp kargoya hazır hale getirip size gönderiyorlar. Böylece stok, lojistik, depolama gibi maliyetler minimuma inmiş oluyor. Müşterinin ödediği para Amazon’a, bir kısmı da çalışanlarına gidiyor.
PoD ile nasıl para kazanılır?
Peki hiç düşündünüz mü o kedi tasarımı oraya nerden geldi? Kim tasarladı ve tişörtün neresinde ne boyutta olacağına kim karar verdi?
İşte tam olarak bizim devreye girdiğimiz, para kazanacağımız aşama burası.
Print on demand iş modelinde baskılı ürünlerin üzerindeki tasarımlar, bağımsız görsel tasarımcılar tarafından oluşturuluyor. Bağımsız tasarımcı dediğime bakmayın, aslında sizler gibi, benim gibi insanlardan söz ediyorum. Amazon, müşterinin ödediği paranın bir kısmını kendisi alırken bir kısmını da bu kedi tasarımını yapan sanatçıya yani bize veriyor.
Şirketlerin çalışan maliyeti düşüyor.
Böylece Amazon, Redbubble gibi büyük şirketler, baskılı ürün tasarımı için tam zamanlı çalışanları işe almak yerine, dünyanın herhangi bir yerinden herhangi bir kişinin, görsel tasarımlarını kendi sistemlerine yüklemesine izin veriyor. Böylece şirketler, devasa bir tasarım havuzu oluşmasını sağlıyorlar.
Şirketler, satılmayan tasarımlardan zarar etmeyi engelliyorlar.
Bu sayede, tam zamanlı grafik tasarımcılarını işe aldıkları senaryoda, satılmayan tasarımların üretilmesinin ve boş yere bu iş yapmayan tasarımlara para ödenmesinin riskini ortadan kaldırıyor bu şirketler. Yani, mesela Amazon’un bir tasarımcı işe aldığını ve aylık 3000 dolar ödeme yaptığını düşünün. Ama bu çalışanın neredeyse hiçbir tasarımı satılmıyor diyelim. Bu yüzden Amazon bu çalışana ödediği para üzerinden zarar edebilirdi.
Ama dünyanın her yerinden tasarım yüklenmesine müsaade ederek, eleman çalıştırma masrafından ve satılmayan tasarımlara ödeme yapma mecburiyetinden kurtulmuş oluyor. Çünkü print on demand sistemindeki kural, ne kadar ekmek o kadar köfte kuralıdır.
Şirketlerin reklam maliyeti azaltan bir sistem.
Bu sistemin şirketler için diğer bir avantajı ise, her bir tasarımcı, tasarımlarından para kazanmak istediği için kendi görsel dizaynlarının reklamını/tanıtımını yapmakla da kendisi uğraşır. Böylece şirketlerin reklam maliyetini de epeyce düşürmüş olurlar. Yani kedi tasarımını yapan o tasarımcı, o tişörtün linkini gidip sosyal medya hesabından paylaşarak tişörtü satmaya çalışır. Bu da tabii ki şirketlerin işine gelir. Aslında karşılıklı bir kazan-kazan ya da win-win durumu söz konusudur. Şirketler, masraflarını azaltırken tasarımcılar para kazanır.
Print on Demand’e Nasıl Başlayabilirim?
Peki sevgili Kummbara, amma çok konuştun. Sadede gel de biz nasıl para kazanacağız onu anlat diyorsunuz değil mi? Buraya kadar dinlediğiniz için çok teşekkür ederim. Hadi gelin biz bu sistemden nasıl para kazanırız adım adım inceleyelim.
Yeteneksiz misiniz? Sorun değil! 😉
Öncelikle ne iş yapacağımızı anlatayım. Aslında yapacağımız tek iş, o kedi tasarımını yapan kişilerden biri olmak. Hiç öyle ben çizgi bile çizemem, ben ne anlarım resim yapmaktan demeyin. Hiç gözünüz korkmasın çünkü 2024 yılında yapay zeka çağında bu bir dert olmaktan çoktan çıktı. Artık işçilik değil fikirler satıyor. Ayrıca tasarım demek, iyi bir görsel anlamına gelmek zorunda değil. Üzerinde sadece esprili bir yazı yazan tişörtleri görmüşsünüzdür. İşte bu tarz yazılar bile bir tasarımdır.
Nereden başlayabilirim?
Bu işten para kazanmanın ilk aşaması, hangi platformda çalışacağınıza karar vermektir. İnternette onlarca print on demand platformu var. Ben bu platformları ikiye kategoriye ayırıyorum.
1. kategori, her şeyin otomatik ve çok basit olduğu ama sadece kendi websitelerinden alışveriş yapılabilen platformlar. Bu print on demand sitelerinden en popüler olanları Redbubble, Teepublic, Zazzle, Society6, Merch by Amazon gibi platformlar. Kanalımın ikinci videosunda 11 farklı platformu çok detaylı bir şekilde karşılaştırmıştım. Bu işe girmeden önce mutlaka o videoyu izleyin.
2. kategori ise daha fazla esneklik sunan, daha büyük müşteri kitlelerine satış yapma imkanı sunan Printify ve Printful gibi platformlar.
Ben hangi platformlarda satış yapıyorum?
Takipçilerim bilir, 2015 yılından beri Redbubble’da, 2018 yılından beri de Teepublic’te baskılı ürün tasarımlarımdan aylık $1.000 dolara yakın düzenli gelir elde ediyorum. Son 6 aydır da Printify’ı araştırıyorum ve yavaş yavaş en çok satılan tasarımlarımı Printify aracılığıyla Etsy üzerinden satma yolunda ilerliyorum.
Bu işe nasıl girdiğimi, platform karşılaştırmalarını, Redbubble’da hemen satış yapmaya nasıl başlayabileceğinizi ve diğer print on demand derslerimi merak ediyorsanız kanalımdaki diğer videolara bakmayı ve abone olmayı unutmayın.
Hangi PoD platformu ile başlamalısınız?
Bu iki print on demand kategorisini karşılaştıracak olursak şunu söyleyebilirim. Birinci kategorideki siteler, kaydolup hemen dükkanınızı kurabileceğiniz, sonrasında tasarım yükleyip satış yapmaya başlayabileceğiniz platformlar. Bu ilk kategorinin müşteri kitlesi genellikle Amerika’dan geliyor. Her websitesi, sadece kendi platformu üzerinden sipariş kabul ettiği için genel sipariş miktarı, ikinci kategoriye göre daha az.
Ayrıca bu kategorideki platformlar, çok fazla popüler olmadıkları için tasarımlarınızın diğer binlerce tasarım arasından müşteriler tarafından bulunması biraz daha zorlu diyebilirim. Bu kategorideki en popüler platform Redbubble’ın aylık 27 milyon ziyaretçisi var.
Ama ikinci kategoride bulunan Printify ve Printful gibi platformlar, Etsy, Shopier veya kendi kuracağınız online mağazada satış yapma imkanı sunuyor. Ve unutmayın, Redbubble 27 milyon aylık ziyaretçiye sahipken Etsy 540 milyon ziyaretçiye sahip. Pazar hacmini siz düşünün.
Tabii ki ilk kategoriyi kötülemiyorum. Sonuçta 9 yıldır aylık $1.000 dolara yakın kazanç ile bütün öğrencilik yıllarımı rahat geçirmemi sağlayan Redbubble ve Teepublic gibi sitelere minnettarım. Ama benim için artık büyük düşünme zamanı geldi. O nedenle bu sitelerden elde ettiğim pasif gelir devam ederken daha büyük denizlere, okyanuslara yelken açmaya başlıyorum.
Printify ve Etsy Eğitimleri
Eğer siz de benimle birlikte Printify ve Etsy yolculuğuna başlamak isterseniz takipte kalın. Çünkü her pazar günü print on demand ve tasarım ipuçları, yapay zeka araçları, pazarlama ve satış arttırmaya yönelik taktiklerle burada buluşuyor olacağız.
Redbubble ve diğer platform dersleri için ise Redbubble kategorisindeki eğitim yazılarıma ve Youtube kanalımdaki Redbubble Dersleri playlistine göz atmanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
DUYURU!
Yazıyı kapatmadan önce bir tane kısa duyurum var: Uzun zamandır beklediğiniz Discord kanalımız açıldı. Kanalda Kummbara takipçileri ile yardımlaşabilir, kullandığınız programları paylaşabilir, dükkanlarınız için beğeni ve yorum zinciri oluşturabilir ve aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Haftaya pazar günü görüşmek üzere, bu yolculuğunuzda başarılar dilerim!
etsy hesap açılışındaki gerekli ayarlarla ilgili detaylı bir yazı olursa çok faydalı olur